1 Haziran 2011 Çarşamba

Aaa ben yazabiliyormuşum!

-Yaz kızım.
-Peki..

Şimdi, öncelikle 7800 yıldır suratına bakmadığım yere dönüp neden bi şeyler yazdığımı bilmediğimi söyleyerek başlamak istiyorum. Başladım mı? Tamam.
Buralardayken hep çok üzgünmüşüm ben, sonra geçen gün okudum onları yine üzüldüm tam bir gerizekalıya yaraşır şekilde. Ama sonra birden köpek sevdim geçti.
Bu aralar kendi kendimin dikkatini dağıtmakta üstüme yok. Böyle üzülüyorum birazcık, azıcık ama, tamam mı? Sonra hemen diyorum ki, "Çabuk bak, çabuk kuş geçiyo!". Sonra unutuyorum neye üzüldüğümü birden. Tabii her zaman işe yaramayabiliyor bu taktik. Bazen kuş da geçse, uçak da geçse, Süpermen de geçse üzerimden, tek umursadığım şey kırmızı Liverpool Adidas sweatshirt'ü olabiliyor. Olmasın! Ya da karşılıklı umursaşalım? Çok şey istemiyorum bence, hı hı, evet.
Neyse, sıkıntı bence şurada başlıyor, ben çok umursamıyormuşum gibi davranma konusunda artık uzman oldum. Küçüklüğümden beri başarıyla uyguladığım "Acımadı kiii, acımadı kiii" taktiği konusunda sanırım artık bir numara benim. Ayıp mı canımın acıması? Acıyamaz mı? Tamam, Spiderman olabilirim ama Cyborg değilim en nihayetinde! Asıl mesele sanırım karşımdakine "Sen benim canımı acıtamazsın" mesajı verme kaygımdan, e bal gibi de acıtıyo adam! Yalana ne lüzum var! İşte şimdi ben sanki bu adama "sen benim canımı acıtacak kadar önemlisin" mesajı verirsem, sanki o adam "Güç bende artık!" diye beni alıp yerden yere vuracak! Vurmaz demeyin, şansınızı deneyin dırınım. Çünkü daha öncekiler vurmuştu ki! Neyse biz okulda böyle öğrenmedik. Tümevarım kesin bilgi vermez, hı hı, evet. Yani şöyle ki, şimdiye kadar 100. kattan atlayanların ölmüş olması ama asansörle inenlerin ölmemiş olması, asansörün daha güvenli olduğunu kanıtlamaya yetmez. Yetmez işte, öyle öğrendim ben daha fazla detay sorulmasın, anlatamıcam sıkıldım bile şu an. Ben öyle diyosam öyledir, bunu şu an kabullenip geçtik mi? Tabii ki de geçtik, patron benim burda!
Hımm sonra, başka ne var ki? Gülüyorum hep ben artık. Evet gülüyorum. Bazen böyle bir Türk filmi aktrisi edasıyla acıklı gülümseme yapıyorum, bazen bildiğin normal gülüyorum, bazen de basıveriyorum kahkahayı. Neden? Çünkü bence çok fazla mutluymuş gibi yaparsak sonunda mutlu oluruz. Ben şu an bunu deniyorum. Kendi kendimin kobayıyım evet, başarısız sonuçlanırsa bu deneyim sizi haberdar ederim. Resmen kendime görev bildim bu durumu. Siz kimsiniz? Neler oluyor? Ben kimim? Ya siz yoksanız? Aaa yoksunuz!
Neyse şu an da sanırım bugünün şarkısı olarak Natalie Imbruglia - Torn'u belirleyip bitiricem. Bitiricem dediysem, bitiricem, kimsenin iznine ihtiyacım yok zira. Belki bu cümleyi de bitirmem, aa bitirdim. Tamam belki bu cüml

5 yorum:

Amaltheian dedi ki...

Ben aslinda yok isem yazdiklarim da sana gelmeyecek ama neyse.

Spiderman'in tek handikapi maskesi bence. Gulse de aglasa da belli olmuyor zira 7x24 maske ile geziyor. Disaridan bakinca maskesi nedeniyle hep guclu gorunuyor da ya o maske icten ice pişik yaparsa?

..doll.. dedi ki...

Pişik sıkıntısı yok da işte cildim kuruyo hep. Bi de bronzlaşamıyorum maskeden. Hep böyle bembeyaz peynir gibi gezmek durumunda kalmaktayım.

Amaltheian dedi ki...

Sonuc?

O maskenin de götürüleri olabiliyor.

..doll.. dedi ki...

Resmen okuduğunu anlamamışsın, otur yerine sıfır!
Orda ne dedik biz, şimdiye kadar götürüsü var diye, bundan sonra da olmak zorunda değil. Yarın güneş doğcak diye bi kesinlik yok, doğmayabilir!

Amaltheian dedi ki...

Migren yapio zaten bana. Dogmasin.